Asya, günümüzde dünya pazarları için gerçekleştirilen üretimin önemli merkezlerinden biridir. Cep telefonundan oyuncağa, tekstil ürünlerinden elektronik eşyalara kadar pek çok meta Asya’daki ‘küresel fabrika’larda üretilmektedir. Küresel fabrika kavramı, dünya pazarları için üretim yapılan yerleri tanımlamakta kullanılmaktadır. Ancak bir üretim yeri olarak küresel fabrikanın ayırt edici özelliği, üretimin fason/ taşeron ilişki ağlarına yaslanan küresel meta zincirleri içerisinde ve kuralsızlaştırılmış bir emek rejimi içerisinde örgütleniyor olmasıdır (1).
1970’lerden sonra küresel fabrikaların filizlenmesiyle, Asya küresel kapitalizmin başlıca üretim merkezi haline gelmiş, geniş ve hızlı bir işçileşme sürecine sahne olmuştur. Milyonlarca üretici daha önce sürdürdükleri farklı biçimlerdeki geçimlik faaliyetlerinden koparak ücretli işçiye dönüşmüştür. Asya halklarının yaşam ve çalışma koşullarındaki bu geniş kapsamlı dönüşümü anlama çabasının bir ürünü olarak yayınlanan Asya Emek İncelemeleri Dergisi (The Journal Asian Labour Review), Asya’daki sanayileşme sürecinin Batı’nın sanayileşme deneyiminden önemli farklılıklar barındırdığını vurgulamaktadır (2). Dergiye göre, temel farklılık emeği koruyan kurumsal mekanizmaların eksikliği/yokluğu ve piyasa ekonomisinin genişlemesinin insan onuruna yaraşır iş yaratamamasıdır. Neoliberal küreselleşme Asya’daki hemen tüm endüstrileri küresel piyasa ilişkilerine entegre ederken, işçilere uygun koruma sunmamaktadır. Küresel fabrikanın işçileri, güvencesiz-süreksiz işlerde, uzun çalışma sürelerine, sağlıksız çalışma koşullarına katlanarak düşük ücretlerle hayatta kalmaya çalışmaktadır. Sağlıksız çalışma koşulları ve güvencesiz istihdam aynı zamanda iş kazası ve meslek hastalıkları alanında kara bir tabloyu yaratmaktadır. Asya’da her gün yüzlerce kişinin ölümüne ya da hastalanmasına yol açan tehlikeli/sağlıksız çalışma koşulları, ülkesel ve bölgesel farklılıkları aşan bir ortaklıktır. Bu durum işçi sağlığı iş güvenliği alanında işçilerin haklarını savunan/geliştirmeye çalışan hükümet dışı kuruluşların oluşmasına yol açmıştır. Aşağıda çalışmalarını inceleyeceğimiz AMRC ve ANROEV bunlardan iki tanesidir. Her ikisi de belli bir ülke ya da bölgede değil kıta çapında faaliyet sürdüren örgütlenmelerdir. Örgütsel yapıları farklı olmakla birlikte, emek sorununu kavrayışları, işçi sağlığı iş güvenliğine yaklaşımları itibariyle ortaklaşmaktadırlar.
İŞÇİ HAKLARI VE SAĞLIKLI İŞ YERLERİ İÇİN İŞÇİ ÖRGÜTLENMELERİNİ DESTEKLEMEK: AMRC
Asia Monitor Resource Centre (AMRC), 1976 yılında Hong Kong’ta kurulmuştur ve kendisini bağımsız bir hükümet dışı kuruluş olarak tanımlamaktadır. Asya’daki işçi sorunlarına odaklanan ve kıta çapında demokratik ve bağımsız işçi hareketlerini desteklemeyi amaçladığını vurgulayan AMRC, işçi hakları, cinsiyet eşitliği ve çalışmayla ilgili sorunlara işçilerin aktif katılımını savunmaktadır. Örgüt araştırmacılara, akademisyenlere, hükümet dışı kuruluşlara, sendika ve emek dostu gruplara bilgi, yayın, doküman vb. sağlamayı temel amaçları arasında görmektedir.
AMRC’nin çalışmaları, dört ana program üzerinde yoğunlaşmaktadır. Bunlar sosyal koruma (marjinallerin sosyal güvence talebiyle örgütlenmesi), sermaye hareketliliğinin izlenmesi, işçi sağlığı iş güvenliği ve toplumsal cinsiyettir (3). AMRC’nin bu dört alandaki çalışmalarının ortak yönü, işçileri kurtarılacak pasif kurbanlar olarak görmek yerine onları kurtuluşu kendi ellerinde olan özneler olarak kavramasıdır. Bu kapsamda AMRC’nin çalışmalarının odak noktasını neoliberal politikaların yoksullaştırdığı, güçsüzleştirdiği, marjinalleştirdiği emekçilerin örgütlenmesi oluşturmaktadır. Bu yaklaşım, örgütün işçi sağlığı iş güvenliği alanındaki çalışmalarında belirgin bir biçimde ön plana çıkmaktadır. AMRC, Asyalı işçilerin sağlıklı ve güvenli çalışma koşullarına kavuşmasına yönelik çalışmaları üçlü bir strateji izlemektedir (4). Birincisi, mağdurların örgütlenmesi ve hakları etkileyen karar alım süreçlerinde kendilerini temsil etmelerinin sağlanmasıdır. İkincisi, güvenli ve iyi çalışma koşulları için mücadele eden işçilerin ve aktivistlerin güçlendirilmesidir. Üçüncüsü ise taban örgütlerinin pazarlık güçlerinin artırılması için işçi sağlığı alanındaki toplumsal hareketlerin ulusal ve bölgesel platformlarla birbirleriyle bağlantı kurmasının sağlanmasıdır.
AMRC’nin Asian Labour Update (ALU – Asya Emek Güncesi) isimli uzun soluklu bir yayını mevcuttur(5). Asya emek hareketi üzerine çalışan akademisyenlerin ve araştırmacıların 20 yıldan fazla süredir çalışma ve analizlerini paylaştıkları bir platform olma niteliği taşıyan bu derginin her bir sayısı belirli bir tema ekseninde çıkmaktadır. ALU ayrıca farklı ülkelerdeki işçilerin ana akım yazılı ve görsel basında yer bulamayan mücadeleleri ile ilgili haberlerin de paylaşıldığı bir alandır. AMRC ALU’nun yanı sıra yakın zamanda The Journal Asian Labour Review (Asya Emek İncelemeleri Dergisi) isimli akademik bir dergi de yayınlamaya başlamıştır (6).
İŞ CINAYETLERI MAĞDURLARINI BİR ARAYA GETİREN BİR AĞ: ANROEV
The Asian Network for the Rights of Occupational and Environmental Victims (Kaza Mağdurları ve Mesleki Haklar Asya Ağı-ANROEV) AMRC ile yakın ilişkileri ve ortak çalışmaları olan bir başka hükümet dışı örgütlenmedir. ANROEV, Asya’da kaza mağdurlarının, sendikaların ve diğer emek gruplarının bir araya geldiği, işyerlerinde sağlık güvenlik koşullarının iyileştirilmesi için ve iş kazası mağdurlarının hakları için çalışmalar yürüten bir ağ örgütlenmesidir. İçerisinde Filipinler’den Vietnam’a, Hindistan’dan Çin’e kadar 14 ülke ve bölgeden işçi örgütleri ve hükümet dışı kuruluşlar yer almaktadır(7). Farklı grupları bir araya getiren bu ağın kuruluşunda, 1993 yılında Tayland ve Çin’de meydana gelen 268 işçinin yanarak öldüğü Kader ve Zhili felaketleri olarak bilinen iş cinayetlerinin etkisi büyüktür(8). Aynı yıl içerisinde iki farklı ülkedeki benzer iş cinayetleri, bir taraftan dünyanın dikkatini küresel fabrikaların sağlıksız çalışma koşullarına çekerken bir taraftan da Asya’daki işçi örgütleri ve kaza mağdurlarının sağlık ve güvenlik hakları için mücadelelerine ivme kazandırmış ve sonuçta 1997 yılında ANROEV kurulmuştur. Birlik internet sayfasında ANROEV’in oluşumunu ve faaliyetlerini şöyle açıklamaktadır (9): “Bölgede mesleki sağlık güvenliğin ağır ihmali, birleşik bir cephe ihtiyacını gerekli kıldı. ANROEV, farklı Asya ülkelerindeki mesleki sağlık ve güvenlik hakları mücadelesini tek bir mücadeleye birleştirmekte ve bölgede işçiler için sağlık ve güvenlik talep etmektedir.”
ANROEV, çok çeşitli çalışma ve etkinlikleri olan, bu yönüyle verimli bir örgütlenmedir. Örgüt, ağa üye örgütler arasında deneyim paylaşımına aracılık etmekte, ortak kampanyalar planlayıp hayata geçirmekte, kaynakları (uzman bilgisi de dahil) ortaklaştırmakta, Asya içi ve dışında güçlü dayanışmalar örgütlemektedir. ANROEV, iş kazası mağdurlarının örgütlenmesine büyük önem vermekte, bu örgütlerin kurulması ve güçlendirilmesine yönelik çalışmalar yürütmektedir. İşçi sağlığı iş güvenliği haklarının işçilerin temel hakkı olarak tanınması için çalışmalar yürüten ANROEV, işçiler, sendikalar, diğer hükümet dışı kuruluşlar ve emek örgütlerinin işçi sağlığına ilişkin bilgilerinin gelişmesine yardım etmektedir. Örgütün önemli ve dikkat çeken çalışmalarından biri de, işçi sağlığı iş güvenliğine ilişkin yerel dillerde, kolay okunan ve rahatlıkla anlaşılan yayınlar çıkarmasıdır. Böylece, karmaşık ve teknik kavramlarla dolu işçi sağlığına ilişkin metinlerin işçiler için açık ve anlaşılır kılınması amaçlanmaktadır.
ANROEV’in 3 ayda bir yayınladığı Mesleki Güvenlik ve Sağlık Hakları (Occupational Safety and Health Rights- OHS Rights) isimli bir bülteni bulunmaktadır. Kısaca Haklar olarak bilinen ve ismiyle örgütün işçi sağlığına yaklaşımını özetleyen bu bültende Asya’da işçi sağlığına ilişkin haberler, yürütülen kampanyalar ve etkinliklere ilişkin bilgi, değerlendirme ve raporlar yer almaktadır. Ayrıca işçi sağlığı ve ağırlıkla bölgedeki emek sorunlarına ilişkin belgesel ve kitap tanıtımları da yer almaktadır. Bülten işçi sağlığına ilişkin dünyanın yeni üretim merkezlerinin gündemini takip etmek açısından iyi bir kaynaktır (Bültenin tüm sayılarına şu adresten erişmek mümkün: http:// www.anroev.org/publications-reports/ osh-rights/).
ANROEV’in ilginç çalışmalarından biri de iki yılda bir düzenlediği konferanslardır. Bu konferanslar Asya bölgesinde işçi sağlığına ilişkin koşulların değiştirilmesi için kolektif bir ses çıkarma amacıyla düzenlenmektedir. Ama alışık olduğumuz konferanslardan biraz farklı bir yapıda örgütlenmektedir. Konferansın katılımcıları iş kazası meslek hastalığı mağdurları, muhatapları, hak savunucu aktivistler ve bu alanda faaliyet sürdüren kuruluşlardır. Konferansın bu yıl 19-21 Eylül tarihlerinde Nepal’de düzenleneceği açıklanmıştır (http://www.anroev.org/2017/06/05/ next-anroev-biennial-conference-isscheduled-from-september-19-to-212017-in-kathmandu-nepal/ ).
SONUÇ YERİNE
Neoliberal politikaların belirleyiciliğindeki sanayileşme süreci Asya’daki farklı ülkelerde benzer sorunlara yol açmıştır. Geniş çaplı, hızlı ve güvencesiz işçileşme sürecinin emekçiler üzerinde yol açtığı tahribata karşı ulusal/bölgesel sınırların ötesine uzanan, deneyim ve bilgi paylaşımının yanı sıra ortak kampanya ve çalışmalar yürüten örgütler ortaya çıkmıştır. Türkiye 1980’den günümüze pek çok Asya ülkesi ile önemli benzerlikler gösteren neoliberal politikaların belirleyici olduğu bir süreci yaşamaktadır. Türkiye’nin özellikle sağlıksız işyerleri, kötü çalışma koşulları ve güvencesiz istihdamın yol açtığı iş kazası ve meslek hastalıkları gibi felaketler anlamında Asya ülkeleri ile ortaklıkları son derece belirgindir. Bununla birlikte, Türkiye’de Asya’daki işçilerin, çocukların, kadınların yaşam ve çalışma koşulları, mücadele birikimleri ve deneyimleri hakkında sınırlı ölçüde bilgi sahibiyiz. Türkiye’deki işçi örgütlerinin ve emek dostu hükümet dışı kuruluşların, Asya’daki örgütlenme ve mücadele deneyimi ve birikiminden faydalanması kadar kendi birikim ve deneyimlerini bu coğrafyadaki işçi örgütlerinin ve hükümet dışı kuruluşların kullanımına sunması daha yaşanabilir bir dünya mücadelesine katkı sağlayacaktır. Bununla birlikte Türkiye’de işçi sağlığı alanında faaliyet sürdüren, iş kazası mağdurlarını ve onların ailelerini bir araya getiren ağlar ve örgütlenmelerin son yıllarda arttığı görülmektedir. AMRC ve ANROEV’in zengin çalışmaları, deneyim ve birikimleri bu ağlar ve örgütlerin çalışmaları için zengin bir malzeme sunmaktadır.
Dipnotlar
(1) Küresel fabrika tartışmaları için bkz Metin Özuğurlu, Anadolu’da Küresel Fabrikanın Doğuşu, İstanbul: Kalkedon Yayınları, 95-102.
(2) https://asianlabourreview.org
(3) http://www.amrc.org.hk/content/topicsconcerns
(4) http://www.amrc.org.hk/topic/Occupational%20Safety%20and%20Health
(5) http://www.amrc.org.hk/asian-labourupdate
(6) https://asianlabourreview.org
(7) http://www.anroev.org/what-is-anroev/
(8) Kader felaketi hakkında ayrıntılı bilgi bakınız: http://www.iloencyclopaedia. org/part-vi-16255/disasters-natural-andtechnological/73-39-disasters-natural-andtechnological/case-study-the-kader-toyfactory-fire. Zhili felaketine ilişkin haber için bkz. http://articles.latimes.com/1993-11-20/ news/mn-58860_1_toy-factory-in-china
(9) http://www.anroev.org/what-is-anroev/
* Dr., Fişek Enstitüsü Çalışan Çocuklar Bilim ve Eylem Merkezi Vakfı Gönüllüsü