Dijital Medyada Çocuklar ve Youtube

 

Çocuklar sosyal medya platformlarında ailelerin desteği ile birlikte içerik üreticisi olarak bir pazarlama aracına dönüşmüş durumdadır. Bu sosyal medya platformlarının en önde geleni YouTube’dur. “Çocuğun zaman ve enerji harcayarak oluşturduğu içeriklerden hem sosyal medya platformlarının sahipleri, hem reklam verenler, hem de ebeveynleri kar elde etmektedir. Sosyal medyada düzenli olarak içerik üreten, abone kazanma, beğeni alma, reklam gelirlerini arttırma endişesi yaşayan çocuk, çalıştırılan çocuktur.”(1) Başta oyuncak firmaları olmak üzere çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren şirketlerin (giysi firmaları, yemek şirketleri, makyaj firmaları gibi) çocukları bir pazarlama aracına dönüştürdüğü görülmektedir.(2)

YOUTUBE VE ÇOCUKLAR

YouTube günümüzde, çocuklar tarafından bireysel ve en fazla tüketilen sosyal medya platformlarından birisidir. YouTube’a katılım şartı 13 yaş olmasına rağmen çocuklar bu yaş sınırını dikkate almamaktadır. Çocuklar, ailelerindeki yetişkin bireyler üzerinden YouTube’da istedikleri içeriklere ulaşabilmektedir. Çocuklara yönelik pazarlama kampanyalarına karşı kurulmuş bir kurum olan Campaign for a Commerical Free Childhood’un açıklamasına göre “YouTube, ABD’deki 6-12 yaş arasındaki çocukların %80’inin kullandığı ABD’li çocuklar arasında en popüler sanal platform”dur.(3) İnternet kullanımı üzerine yapılmış benzer bir çalışmanın bulgularına göre, Türkiye’de çocukların YouTube kullanımı küresel eğilimlerle örtüşmekte ve Youtube Türkiye’de de çocuklar arasında en çok kullanılan sanal platform olma özelliği taşımaktadır.(4)

Amerika’da, 6 yaşındaki bir çocuğun YouTube’da oyuncak tanıtarak yılda 11 milyon dolar para kazanması, bu sektörün büyüklüğü hakkında önemli bir göstergedir.(5) Türkiye’de aynı yaş grubundaki çocuklar bu kadar para kazanamamaktadır. Ancak beş yaşında bir çocuğun ailesi ile birlikte çektiği videolar sonucunda 2 milyon aboneye ulaşmış olması Türkiye’de de benzer bir sektörün gelişmekte olduğunu işaret etmektedir. Çocukların sosyal medya platformlarında, video paylaşım platformlarında içerik üretimine birçok kanal örnek olarak verilebilir.

YAPIMCI AİLE’NİN ÜCRETSİZ İŞÇİSİ OLARAK ÇOCUKLAR

Aileler çocukların “oyun oynama” videolarını kurgulayarak platformlara kendi hesapları üzerinden yüklemektedir. Sosyal medya platformlarına yüklenen videolar üzerine yapılan incelemelerde ailelerin çocukları yönlendirdiği ve “eğlenme” halinde olan çocukların devam etmek istemese bile videoyu bitiremediği görülmüştür. Örneğin birçok Youtube kanalında olduğu gibi üzerine inceleme yapılan bir kanalda da çocuğun “yaptığı her faaliyet bizzat kendi ebeveyni tarafından organize edilmekte ve teşvik edilmektedir.”(6) Buradan yola çıkarak “Babanın gelir elde etmek üzere kendi çocuğunun çocukluğunu pazarlamasından söz etmek mümkündür ve bu çocuğun emeğinin sömürüsü ve istismar edilmesi anlamına gelmektedir.”(7)

Kanalın “başarılı olması” – “para getirmesi” pek çok etkene bağlıdır. Ama en başta çekim için gerekli içerik, donanım ve bilgiye, çekimin yapılabilmesi için gerekli olan boş zamana ihtiyaç vardır ve bu da ailenin refah seviyesi ile doğrudan ilişkilidir. Aile bir yapımcı şirket gibi kendi olanakları dâhilinde bu seviyeyi temsil etmektedir.

Çocukları “başarılı” olamayan ailelerin bu durumlarda çocuklara yönelik tepkisi YouTube’daki farklı videolarda karşımıza çıkmaktadır. Bu videolarda ailelerin çocuğa hakaret etme başta olmak üzere farklı tepkiler geliştirdiği görülmektedir. Kendisini “başarılı” görmeyen, fazla tık alamayan, izlenmeyen, ünlenemeyen çocuklar ise erken yaşta bunu bir travma derecesinde deneyimlemektedir.

ÖNLEMLER YETERSİZ VE AYRI BİR PAZARLAMA ALANINA İŞARET EDİYOR

Çocukları tüketime özendiren reklamlardan arındırmak, izleyeceği videoları seçebilmek için YouTube’un kendi uygulaması başta olmak üzere çocuklara özel ayrı alanlara işaret eden uygulamalar geliştirilmiştir. Bu uygulamaların çoğu paralı olmakla birlikte parasız olarak geliştirilenler de vardır. Uygulamalar YouTube’daki içeriklerden reklamları temizlemekte ve Youtube’un video geçme algoritmasını sınırlayarak içeriklerden çocukları korumayı amaçlamaktadır. Bu uygulamalarda aileler çocukların izleyebileceği kanalları listeleyerek seçebilmektedir. Fakat çocukların bir pazarlama aracına döndüğü videoların olduğu kanallar da seçilirse çocuklar için bir rol model yaratılmasının önüne geçilemez olacaktır.

YouTube’un çocukları korumak için geliştirdiği özellik Türkiye’de henüz uygulanmaya başlamamıştır. Youtube’un oluşturduğu bu filtreleme sistemi Türkiye’de uygulanmaya başlamadığı için bu alanda paralı uygulamaların ön plana çıktığı görülmektedir. Ayrıca YouTube video seçerken Google tabanını kullandığı için YouTube’un geliştirdiği bu filtreleme sisteminin uygun olmadığı konusunda eleştirileri ve uyarılar vardır.

Çocukları korumaya yönelik geliştirilen bu ayrı alanların şirketler tarafından yaratıldığı göz önünde bulundurulmalıdır. Devletlerin ise bu konudaki çalışmaları yetersiz kalmaktadır. Özellikle Avrupa Konseyi’nin Dijital Dünyada Çocuk Hakları Konusundaki Tavsiye Kararları hükümetleri bu konuda bir adım atmaya çağırmaktadır.(8)

Türkiye’de devlet 2011 yılında “Güvenli İnternet” uygulamasına başlamıştır. Çocukların internetteki olumsuz içeriklerden korunması için “ücretsiz, talebe bağlı ve alternatif bir internet erişim hizmeti” olarak hayata geçirilen bu uygulamada çocuk profili de bulunmaktadır. Güvenli İnternet uygulaması çocuk profilinde YouTube yasak olmamakla birlikte kısıtlı şekilde erişime açık gözükmektedir. (9) Devletin burada sorumluluk almadığı ve YouTube gibi sanal platformlarda çocukları koruyacak alanların oluşturulmasının şirketlere bırakıldığı görülmektedir. Bu anlamda ya adı anılan platform ya da farklı ve genellikle ücretli platformlar ön plana çıkmaktadır

Şirketlerin çocuklara yönelik “korumacı” olarak adlandırdığı farklı uygulamaların ya da içerik sınırlaması ve denetlemesi üzerine geliştirdiği alanların kendisinin ise bir “pazarlama” aracına dönüştüğü görülmektedir. Bu anlamda The Campaign for a Commercial Free Childhood’un Facebook Kids’e yönelik eleştirisi şu şekildedir:

“Campaign for a Commercial Free Childhood tam da bu sebeple Mark Zuckerberg’e Messenger Kids’i piyasadan çekmesi için bir dilekçe göndermiş bile. Uygulamada hiçbir reklam olmayacağı söyleniyor ancak Messenger Kids’in kendisi, Facebook için en büyük reklam olarak görülüyor. Uygulamayı kullanan çocuklar, Facebook’a da alışacak ve 13 yaşını geçtiklerinde zaten tanıdıkları bir platforma üye olabilecekler. Son zamanlarda gençler Facebook’tan uzaklaştıkça platformdaki kitle de yaşlanıyor. Bunun önüne geçmek amacıyla, Messenger Kids ile kendine genç kullanıcı yetiştiriyor olması da tartışma konularından biri.”(10)

SONUÇ OLARAK

YouTube gibi video paylaşım platformlarında şirketler çocukların çektiği videolara içerik sağlayarak, sponsor olarak onları bir pazarlama aracına dönüştürmektedir. Aileler bir yapımcı gibi bu videoları kurgulamakta ve video çekmek için gerekli donanımı sağlamaktadır. Ülkemizde bu konuda yapılan araştırmalar ve tartışmalar yetersizdir. Öyle ki YouTube bile çocuklar için geliştirdiği YouTube Kids uygulamasını birçok ülkede hayata geçirmesine rağmen ülkemizde hala uygulamaya geçirmemiştir.

Türkiye’de video paylaşım platformlarında çocuk konusunda İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin Dijital Medya ve Çocuk projesi dikkat çekmektedir. Yalnız bu projede, çocukları kendi içeriklerini ürettikleri bu tüketim alanından kaçırırken onlara başka bir tüketim alanı işaret etmekte, devletin buradaki sorumluluklarına yeteri kadar ağırlık vermemektedir.

Öncelikle bağımsız olarak çocukların herhangi bir şirketin reklamını yapabileceği video çekme alanlarından uzak tutulması gerekmektedir ve belirli bir yaşa kadar öznesi çocuklar olan videoların çekilmesi yasaklanmalıdır. Şirketlerin bu alana dair “duyarlılığı” yetersiz kalmaktadır. Devletler bilfiil sorumlu olarak alana dair gerekli düzenlemeleri bir an önce yapmalıdır. Ayrıca halka açık, herkesin rahatlıkla erişebileceği, reklamlardan arındırılmış ve ücretsiz olarak bir sanal platform geliştirilebilir. Burada üniversitelerden ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarından destek alınabilir, ortak projeler geliştirilebilir.

Dipnotlar

(1) Atalay, E. G (2018), “Sosyal Medya ve Çocuk: ‘BabishkoFamilyFunTv’”, Erciyes İletişim Dergisi, Sayı: Özel Sayı 1, s. 179-202

(2) 2017 yılında Serdar Yazıcı’nın Habertürk’te yaptığı özel bir habere göre YouTube’da “çocuk makyajı” sorgulaması yapınca 42 binden fazla video çıkmaktadır. Yazıcı, Serdar “4 yaşındaki çocuklar bile makyaj videosu çekiyor! Kimse bu rezalete ‘dur’ demiyor” (15.10.2017)

(3) Güneri, Can, “YouTube, Çocuk Kullanıcılarının Bilgilerini Yasadışı ve Reklam Amaçlı Toplamakla Suçlanıyor” (20.05.2018)

(4) Kahraman, Ninsu, “Türkiye’de çocukların en çok vakit geçirdiği platform YouTube” (04.09.2018)

(5) “6 yaşındaki Ryan, YouTube’da oyuncak tanıtarak yılda 11 milyon dolar kazanıyor” (14.12.2017)

(6) Atalay, E. G (2018), “Sosyal Medya ve Çocuk: ‘BabishkoFamilyFunTv’”, Erciyes İletişim Dergisi, Sayı: Özel Sayı 1, s. 179-202

(7) Atalay, E. G (2018), “Sosyal Medya ve Çocuk: ‘BabishkoFamilyFunTv’”, Erciyes İletişim Dergisi, Sayı: Özel Sayı 1, s. 179-202

(8) Elmas, Beriz, “ Avrupa Konseyi’nin Dijital Dünyada Çocuk Hakları Konusundaki Tavsiye Kararları” (28.10.2018)

(9) Buradaki kısıtlamanın sınırı ve bilgileri “Güvenli İnternet” uygulamasında özel olarak açıklanmamıştır.

(10) Katalon, Sezin, “İyisiyle Kötüsüyle Messenger Kids” (20.04.2018)

(Tablo ve görsellere PDF üzerinden ulaşabilirsiniz.)

Tags: , , ,

Arşivler