“2018 Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Yılı” Yaklaşırken Resmi Mücadele Gündemi Üzerine Gözlemler

1990’lı yıllardan beri hayata geçirilen pek çok politika, proje ve uygulamaya rağmen; çocuk işçiliği; iş kazaları ve çocuk ölümleri ile birlikte Türkiye’nin güncel sorunlarından biri olmaya devam etmektedir. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisinin verilerine göre İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun çıktığı 2013 yılından bu yana en az 260 çocuk işçi, iş cinayetlerinde hayatını kaybetti (İş Sağlığı ve Güvenliği Meclisi, 2017).
Çocuk İşgücü Anketi (Türkiye İstatistik Kurumu, 2012) sonuçlarına göre; Türkiye’de yaşayan 6-17 yaş arası 15 milyon 247 bin çocuğun, 893 bini çalışmaktadır. Çalışmakta olan 893 bin çocuğun, 292 bini 6-14 yaş grubunda, 601 bini ise 15-17 yaş grubunda yer almaktadır. Çalışan çocukların % 68,8’ini (614 bin kişi) erkek ve % 31,2’sini (279 bin kişi) ise kız çocukları oluşturmakta, çocuk işçiler en çok tarım sektöründe istihdam edilmektedir. 2006 yılından bu yana tarım sektöründe çalışan çocukların sayısının 73 bin arttığı belirtilmiştir. Okula devam ederken çalışan çocukların sayısı ise 2006-2012 yılları arasında % 64 artarak, 272 binden 445 bine yükselmiştir.
Anket’te; Türkiye’de çocuk işçiliğinin temel nedeni olarak “yoksulluk” öne çıkmış, 6-17 yaş grubunda ekonomik işlerde faaliyet gösteren çocukların %41’i “hane halkı gelirine katkıda bulunmak”, yaklaşık %29’u “hane halkının ekonomik faaliyetlerine yardımcı olmak” için çalıştığını ifade etmiştir. Yani Türkiye’de çalışan her on çocuktan yedisinin çalışma sebebi yoksulluktur. Dahası; eğitim hizmetlerine erişememe, kırdan kente göç, yetişkin aile bireylerinin işsizliği, geleneksel bakış açısı, mevzuat eksiklikleri ve etkin uygulanamaması, işverenlerin işgücü talebi ve düzensiz göç de çocuk işçiliğinin diğer nedenleri arasındadır.
Ne yazık ki 2012 yılında yapılan bu çocuk işçi araştırmasına; son on yılda Türkiye’ye, Suriye ve diğer komşu ülkelerden aileleriyle ya da tek başlarına göçmek zorunda kalan çocuklar da eklenmelidir. Bu çocukların büyük çoğunluğunun yoksulluk ve yoksunluk içerisinde yaşadığı düşünüldüğünde, ilerleyen yıllarda çocuk işçi sorununun artması olasıdır. Göçmen çocukların kaçının, hangi koşullarda, hangi işlerde çalıştığı bilinmediği için bu konuda önlem alınması mümkün olamayacak, çalışan çocukların iş kazası yaşamaları ve bunun sonucunda hayatlarını kaybetmeleri de olası bir sonuç olarak karşımıza çıkacaktır.
Diğer yıllardan farklı olarak; yaklaşmakta olan 2018 yılı, Türkiye’de çocuk işçiliğini önleme açısından başka bir anlama daha sahiptir. 2018 yılının; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan, Çocuk İşçiliği ile Mücadele Ulusal Programı (2017-2023)’nın bir parçası olarak, “Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Yılı” ilan edilmesi kabul edilmiştir.
Hazırlanan Program’da temel olarak; 2023 yılında özellikle sanayide ağır ve tehlikeli işlerde, sokakta ve mevsimlik gezici geçici tarımda gerçekleşen çocuk işçiliğinin en kötü biçimleri tamamen ortadan kaldırılması, diğer alanlarda da çocuk işçiliğini %2’nin altına düşürülmesi hedeflenmektedir. Bu faaliyetin; çocuk işçiliğini önlemeye yönelik politikalarla eğitim politikaları arasında uyumu sağlamak için çocuk işçiliği ile ilgili konuların eğitim politikalarına ve programlarına entegre edilmesi amacıyla, Başbakanlığın sorumluluğunda ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığının destekleri ile hayata geçirilmesi planlanmıştır. Çocuk işçiliği konusunda uluslararası olarak kabul edilen sözleşmeler, belgeler ve tanımlar ışığında hazırlanan Ulusal Program, çocuk işçiliğini ortadan kaldırmak için pek çok ulusal ve uluslararası aktörü bir araya getirmeyi amaçlamakta ve bu aktörlerin koordineli çalışacağı pek çok uygulamayı içermektedir. Ana hedef doğrultusunda planlanan ulusal politika ve hedefler, ülkedeki çocuk işçiliğinin nedenlerine paralel olarak hazırlanmış ve şöyle detaylandırılmışlardır; hukuki düzenlemelerin ve mevzuatın uygulanması ve güncellenmesi, mevcut kurumsal yapıların güçlendirilmesi ve yeni kurumsal yapıların oluşturulması, farkındalığın arttırılması, sosyal tarafların ve toplumun katılımının sağlanması, eğitim, yoksulluk ile sosyal koruma ve sosyal güvenlik ağının genişletilmesi.
Benimsenen hedefler uzun vadede uygulanması planlanan hedefler olsa da, kabul edilişinin ardından yaklaşık bir yıl geçmesine rağmen bu Program kapsamında çalışma yapılmaması ya da yapılan çalışmaların kamuoyu ile paylaşılmaması ise endişe yaratmaktadır. Hele ki; bu Programın, çocuk işçiliği ile mücadele edilmesi amacıyla hazırlanmış olan bir önceki ulusal planın (2005-2015 Çocuk İşçiliğinin Önlenmesi için Zamana Bağlı Politika ve Program Çerçevesi) devamı olarak hazırlandığı, Politika ve Program Çerçevesinin de, belirtilen yıllarda sürekli olarak, yetersiz uygulanması konusunda eleştirildiği hesaba katıldığında, güncel Programın uygulanması konusundaki şüphe ve endişeler giderek artmaktadır.
Programda, çocuk işçiliği ile mücadele konusunda yer alan kurumlardan biri olarak kabul edilen Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu(TESK) ise, 2018 yılı ile ilgili faaliyette sorumlu kuruluş olarak ilan edilmemesine rağmen bu hedeflerin hayata geçirilmesinde devlet kurumlarından daha önce harekete geçmiştir. TESK Genel Başkanı Palandöken; Ağustos ayında yaptığı açıklamada kurum olarak çocuk işçiliğini bitirmedeki kararlılıklarını UNICEF ile bu amacı gerçekleştirmek için yaptıkları ilk toplantı ve bunun sonucunda varılan işbirliği ile gösterdiklerini belirtmiştir. Bu işbirliği ile “Çocuk Hakları ve İş İlkeleri Programı” kabul edilmiş ve işverenlerin çocuk işçiliğini önlemeleri konusunda bilinçlendirilmeleri hedeflenmiştir. Palandöken ayrıca, çocukların ailelerinin işyerinde karşılaştıkları riskler konusunda bilinçlendirilmesi, çocuk ve genç çalışanların mesleki eğitime yönlendirilmeleri için Milli Eğitim Bakanlığı ile işbirliği yapılmasını, çıraklara yönelik veri tabanı ve izleme sistemi kurmanın da hedeflendiğini belirtmiştir. Bu doğrultuda; TESK olarak, 2018 yılını “Çocuk İşçiliği ile Mücadele Yılı” olarak kabul ettiklerini açıklamıştır.
Başbakanlık; 2018 yılını henüz “Çocuk İşçiliği ile Mücadele Yılı” olarak ilan etmemiş ya da bunu kamuoyuna duyurmamıştır. Destek vermesi beklenen bakanlıklar da özellikle 2018 yılı için bir çalışma başlattıklarını açıklamamışlardır. Yedi yılı kapsayan Ulusal Program’ın en önemli ve anlamlı yılı için çalışma planının, çok kısa bir sürede adım adım planlanamayacağı ve istatistiki verilerin eksikliği düşünüldüğünde, uygulamasında eksiklikler ve karmaşalar yaşanacağı açıktır. Dahası; yurt dışından Türkiye’ye göçen çocukların durumları da göz önünde bulundurulduğunda bu eksiklik ve karmaşalar, önümüzdeki yıllarda çocuk işçiliği konusunda 2012 yılındaki durumdan daha kötü bir tablo yaratma ihtimalini de taşımaktadır.
Çok yönlü, sosyo-ekonomik bir sorun olan çocuk işçiliğinin ortadan kaldırılması, hem çocukların çocukluk dönemlerini refah içinde geçirmeleri açısından hem de hayatlarının ilerleyen dönemlerindeki refahları açısından hayatidir. Geç kalınmadan harekete geçilmeli; her bir çocuğun, çocuk haklarının tümünü, tam anlamıyla kullanarak refah içinde yaşaması garanti altına alınmalıdır. Bu açıdan; “Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Yılı” ilan edilmesi planlanan 2018 yılı, politika belgelerinde yazılıp kabul edildiğinden çok daha verimli geçirilmelidir. Ulusal Program’ın uygulanması ile ilgili çalışmalar eksik ve yetersiz sürdürülürse, 2023 yılında ulaşılması amaçlanan hedeflere ulaşılamayacağı, çocuk işçiliği sorununun ortadan kaldırılamayacağı açıktır.
Dipnotlar
(1) 2013’te en az 59, 2014’te en az
54, 2015’te en az 63, 2016’da en az 56
ve 2017’nin ilk 7 ayında ise en az 28
çocuk işçi yaşamını yitirdi.
(2) Özellikle kalkınma planlarında bu
duruma yer verilmiştir ve eleştirilmiştir.
(3) https://www.aydinlik.com.tr/
emek/2017-agustos/2018-cocukisciligiyle-mucadele-yilimiz-olacak,
http://www.karar.com/ekonomihaberleri/2018-cocuk-isciligi-ilemucadele-yili-562814

Kaynakça
İş Sağlığı ve Güvenliği Meclisi. (2017, 9 5). 5 Yılda 260 Çocuk Çalışırken Öldü. 9 7, 2017 tarihinde İş Sağlığı ve Güvenliği Meclisi Web Sitesi: http://www.guvenlicalisma.org/index.php?option=com_content&view=article&id=18923:5-yilda-260-cocuk-calisirken-oldu&catid=153:cocuk-iscilik&Itemid=242 adresinden alındı
Türkiye İstatistik Kurumu. (2012). Çalışan Çocuklar 2012. Ankara: Türkiye İstatistik Kurumu.

(*)Fişek Enstitüsü Çalışan Çocuklar Bilim ve Eylem Merkezi Vakfı Gönüllüsü
(Tablo ve görsellere PDF üzerinden ulaşabilirsiniz.)

Tags: , ,

Arşivler